General approach to velocardiofacial anomalies: a pediatric case presenting with Fallot tetralogy
1Department of Pediatrics, Kartal Kosuyolu Training and Research Hospital, Istanbul, Turkey
2Department of Pediatric Cardiology, Kartal Kosuyolu Training and Research Hospital, Istanbul, Turkey
Northern Clinics of Istanbul 2014; 3(1): 182-186 PubMed ID: 28058329 PMCID: PMC5175041 DOI: 10.14744/nci.2014.04695
Full Text PDF

Abstract

Velocardiofacial syndrome (VCFS), also known as “Shprintzen syndrome” or “22q11.2 deletion syndrome” is an autosomal dominant genetic disorder with a wide range of phenotypical findings. It is majorly characterized by cleft palate, dysmorphic face, conotruncal cardiac anomalies, growth retardation, neurologic disorders and learning
disabilities. Our case was the first child of her family and she had a cleft palate, dysmorphic face, tetralogy of Fallot (TOF), growth retardation and a mild neuromotor developmental delay. It is important to recognize this syndrome and inform the family about the probable future health problems of their babies as early as possible. Genetic counselling is crucial for the subsequent pregnancies. Therefore, we wanted to review the literature about the differential diagnosis and genetics of velocardiofacial anomalies.


Velokardiyofasiyal anomalilere genel yaklaşım
1Kartal Kosuyolu Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği, İstanbul, Türkiye
2Kartal Kosuyolu Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Kardiyoloji Kliniği, İstanbul, Türkiye
Northern Clinics of Istanbul 2014; 3(1): 182-186 DOI: 10.14744/nci.2014.04695 PMID: 28058329

Shprintzen sendromu”, “22q11.2 delesyon sendromu” gibi adlarla da bilinen velokardiyofasiyal sendrom(VKFS), birçok değişik fenotipik bulgularla karşımıza çıkabilen otozomal dominant geçişli genetik bir sendromdur. Majör bulguları, yarık damak, dismorfik yüz görünümü, konotrunkal kardiyak anomalileri, büyüme-gelişme geriliği, nörolojik bozukluklar ve öğrenme güçlüğüdür. Bizim olgumuz ailenin ilk çocuğuydu ve yarık damak, dismorfik yüz görünümü, Fallot tetralojisi, gelişme geriliği ve hafif bir nöromotor geriliği mevcuttu. Bu sendromu erken tanımak ve aileyi bebekleriyle ilgili gelecekte ortaya çıkacak ve çoklu girişim ve takip gerektirecek sağlık problemleri konusunda bilgilendirmek oldukça önemlidir. Annenin diğer gebelikleri için genetik danışmanlık alması gereklidir. Bu nedenle olgumuz eşliğinde literatürü yeniden gözden geçirmek ve velokardiyofasiyal anomalilere yaklaşımı sizlere hatırlatmak istedik.